UTEP Başkanı Sami Bektaş Hedeflerini Açıkladı...
Üreten Türkiye’nin iş geliştirme platformu olan UTEP Başkanı Sami Bektaş Hedeflerini Açıkladı

UTEP Başkanı Sami Bektaş Hedeflerini Açıkladı...
UTEP GENEL BAŞKANI SAMİ BEKTAŞ:
UTEP Bünyesinde İki Yılda Yüzlerce Ticari Eşleştirme Yaptık
Her Hafta Bir Toplantı Bir Ticari Eşleştirme Yapıyoruz
Nihai Hedefimiz Ülkemizden Global Şirket Çıkartmak
Üreten Türkiye’nin iş geliştirme platformu olan UTEP (Uluslararası Ticari Eşleştirme Platformu) kurulduğu ilk günden bu yana ülke ekonomisine katkı sunuyor. İki yılda yüzlerce ticari eşleştirmeye öncülük eden UTEP, bünyesinde yer alan iki binin üzerindeki üyeyle her geçen gün daha da büyüyor. UTEP Genel Başkanı Sami Bektaş, “2022’de kurulan sivil toplum kuruluşuyuz. Üyelerimizle her hafta bir araya gelerek ulusal ve uluslararası yüzlerce iş birliğine imza atıyoruz.” diyor. Bugüne kadar 400’e yakın toplantı düzenlediklerine dikkat çeken Bektaş, “Biz şirketler arasındaki koordinasyonu sağlıyoruz. Doğru zamanda doğru eşleştirmeler yapıyoruz. Şirketler kazandıkça ülkemiz de kazanıyor. Tabii bunu yaparken de bir ticari kültür inşa ediyoruz. Nihai amacımız da bünyemizden global bir şirket çıkartmak.” diye konuşuyor.
İKİ YILDA YÜZLERCE TİCARİ EŞLEŞTİRME TOPLANTISI
UTEP Genel Başkanı Sami Bektaş, “26 aylık yapıyız. 400’e yakın ticari eşleştirme toplantısı düzenledik. Türkiye’de mukayese edilecek bir yapımız yok. Birçok dernekten fersah fersah öndeyiz. Bağımsız bir yapıyız. Ticaretin dili, dini, ırkı olmaz. Burası bir iş örgütü. Ticaretin dürüstlüğü, iyisi, kalitelisi olur. İyiler topluluğudur UTEP. Her düşünceden insan bünyemizde yer alıyor. Bizim için etik değerler, ticari prensipler, dürüstlük ve vatanseverlik önemlidir.” ifadelerini kullanıyor.
“UTEP’İ DEĞER ÜRETMEK İÇİN KURDUK”
Türkiye’de pek çok iş insanı derneği bünyesinde yöneticilik yapan Sami Bektaş, aynı zamanda birçok derneğin de kuruluşunu sağlayan isimler arasında. İş hayatındaki tecrübelerinin sivil toplum hayatını desteklediğini aktaran Bektaş, “Benim olduğum yerde tempo yüksektir. Tempoma ayak uyduranlarla çalışmayı önemserim.” diyor.
Sami Bektaş, “UTEP’i 2022’de ülkemize ve insanlığa fayda ekseninde hizmet eden tüm yapılarla birlikte çalışmak ve değer üretmek amacıyla kurduk. Şu ana kadar Türkiye içinde milyarlarca liralık iş ortaklığı kurulmasına, milyonlarca dolarlık ihracatın yapılmasına vesile olmuşuzdur. İstatistiki verileri tutmuyoruz ancak bünyemizde yapılan her toplantımızda yeni bir ticari eşleştirme kuruluyor.” diye konuşuyor.
HER ŞİRKETE NOKTA ATIŞI EŞLEŞTİRME
Her bir toplantıda yeni bir eşleştirmenin yapıldığı UTEP bünyesinde uluslararası ticaret başta olmak üzere pek çok alanda iş birliği yapılıyor. Genel Başkan Bektaş, “UTEP’e kurulan son iş ortaklıklarından biri de Türkmenistan ile membran üretimine yönelik oldu. Bünyemizdeki eşleştirmeler sayesinde kurulan bu iş ortaklığı ile şirketin yıllık ciro öngörüsü 7.5 milyon dolar. Sadece uluslararası değil ülke içi eşleştirmeler de yapıyoruz. Son olarak iş elbiseleri üretimi için yapılan ortaklık ile 6.5 milyon liralık projeye imza atıldı. Biz de kendi şirketimiz Pulsar İnşaat olarak Güneşli’de yeni bir inşaat işine başlayacağız. 120 dairelik bir işin yatırım maliyeti en az 350 milyon liradır. Biz burasının satın alma işlerini UTEP bünyesindeki şirketler üzerinde yapmayı planlıyoruz.” ifadelerini kullanıyor.
“KOMİSYONCULUĞA İZİN VERMEYİZ”
Amaçlarının doğru zeminde doğru şirketlerin bir araya gelmesi olduğunu vurgulayan Bektaş, yapılan ortaklıklardan UTEP olarak herhangi bir komisyon almadıklarına dikkat çekiyor. Bektaş, “Milyonlarca liralık işlerden UTEP olarak herhangi bir komisyon talep etmiyoruz. Bizim işimiz komisyonculuk değil. Biz hizmet satmıyoruz. Doğru zamanda doğru insanları bir araya getiriyoruz. Bu çatı altında şirketlerin birbiri ile buluşmasını sağlıyoruz. Profesyonel çalışıyoruz. Birbirimize katkı sundukça hem şirketler hem de devlet büyür.” diyor.
HER HAFTA İKRAM HER HAFTA BİR İŞ
Bektaş, kurulduklarından bu yana yüzlerce toplantıya imza atan UTEP’in her bir toplantı için özenle hazırlandığını söylüyor. Bektaş, “Biz üyelerimizin satış departmanı olarak çalışıyoruz. O yüzden her hafta bir üyemiz bizi istediği mekânda misafir eder, ikramlarını sunar. Toplantılarımız bu usulde sürer. Bu toplantılarda da her hafta iş insanları kendilerini, işlerini anlatır ve doğru eşleştirmeleri yapmış oluruz. Üreten dünyanın iş insanlarını doğru değerlendirmek gerekiyor.” ifadelerini kullanıyor.
“AMACIMIZ BİR FİRMAYI MARKA YAPMAYA ÇALIŞIRKEN DEVLETİMİZİ DE MARKA YAPMAK”
Sami Bektaş, Türkiye’nin dünyada bilinir daha çok markası olması için öncelikle herkesin ülkesine katkı sunması gerektiğine vurgu yapıyor. Bektaş, “Önce ülkemizin ekonomisini ilk 10’a sokmamız gerekiyor. Firmalarımızı marka yapmaya çalışırken devletimizi de marka yapmamız gerekiyor. Yani firmanın marka olması için devletin de marka olması gerekiyor. Dünyanın güçlü ekonomileri de böyledir. Ülkemizden dünya markaları çıkartmak için öncelikle devletimizi markalaştırıp ekonomisini güçlendirmemiz gerekiyor.” diyor.
“LONCA TÜRKİYE, BİR MODEL OLACAK”
Genel Başkan Sami Bektaş, UTEP çalışma alanları arasında uluslararası pazarların yer aldığına dikkat çekiyor. UTEP bünyesindeki Lonca Türkiye’nin bu pazaryerlerinden biri olduğunu anlatan Bektaş “Uluslararası satışlarda pazaryeri araştırmasının doğru bir şekilde yapılması gerekiyor. Bunu tüm kademeleriyle yapıyoruz. Ardından şirketlerin bağlantılarını sağlıyoruz.” ifadelerini kullanıyor.
Lonca Türkiye’nin bir hizmet şirketi olduğunu aktaran Bektaş, “Üreticilerimizin, üyelerimizin dünyaya ürün satmasını arzu eden bir platformuz. Lonca ile ABD’de var olan pazaryerlerinin tamamında üretici firmalarımızın ürünlerinin satılması işini organize ediyoruz. Amerika’da var olan 15 bin metrekarelik depomuza ürünler buradan gider, orada eşleştirme hizmetleri yapılır, pazaryerlerinde ürünler sergilenir. Amerika’daki şirketlerimiz üzerinden de satışlar yapılır. Biz de Lonca olarak sadece hizmet bedeli alırız. UTEP bünyesindeki 4 firma bu işe girdi ve biz de Lonca marifetiyle bu işe ortak olduk.” diyor.
Lonca Sistemi Yüksek Kârlılık İçeriyor
Lonca Türkiye sistemi ile devlete de örnek olacak bir sistem kurduklarına değinen Bektaş “İthalat-ihracat dengesini sağlamak için devlete örnek olduğumuz bir modeli uyguluyoruz. Kurulan şirketler bünyesinde UTEP olarak ortaklıklarımız bulunuyor. Esasında devletin de hisselerinin olduğu özel şirketlerin sayısının çoğalması lazım. Böylece şirketler devletin de gücüyle yükselecektir. Bu şirketler global şirket olurken devlet de kazanacak. Devletin de herhangi bir ekonomik kazanca ihtiyacı olduğunda bu hisselerini satması kolay olacaktır. Bu uygulandığı takdirde 10 yıl içinde cari fazla veren bir ülke olacağımıza eminim.” diye konuşuyor.
Bektaş, UTEP bünyesinde uygulanan Lonca sisteminin yüksek kârlılık içerdiğine değinerek bu sistemin devlet tarafından da rol model alınabileceğine dikkat çekiyor.
UTEP KÂR PAYINI NASIL KULLANIYOR?
UTEP’in birçok şirketin ortağı olduğunu vurgulayan Bektaş, kârlılık payını da yine üyeleri için kullandıklarına değiniyor.
Bektaş, “Biz UTEP’i kurarken şirketlerin finansa olan ihtiyaçları karşısında tavır geliştirmeyi de amaçladık. Piyasada bir işletmenin başarılı olması için önemli olan hususlardan biri, işin başındakilerin profesyonel olmasıdır. Bugün çok iyi projeler olsa bile finans desteği bulamadıktan sonra şirketin işlemesi zor oluyor. İyi bir projeyi desteklemek için UTEP olarak ortak oluyoruz. Bünyemizdeki şirketlere olan ortaklığımızdan elde edilen gelir de yine şirketlerin kalkınması için kullanılıyor.” ifadelerini kullanıyor.
Bektaş, bu çalışma stilinin nihai amacının karz-ı hasen fonu oluşturmak olduğunu vurguluyor. Bektaş, “Karz-ı hasen, herhangi bir çıkar beklemeden Allah rızası için verilen borç demektir. Pek çok STK’da bu fon bulunur. Ticaretinde geçici darlığa düşen iş insanlarına verilen borçtur. İslam iktisadında yer alan bir sistemdir. UTEP olarak da önce kaynak üretimi yaptık ki bu fonu sağlayabilelim. Bir şirketin bu fona ihtiyacı olduğunda fonu kullanır. Ekonomik olarak durumu düzeldiğinde bunu geri verebilir ama vermezse de bizim yapacağımız bir yaptırım yok. Esas düsturumuz ben çevremdekini yükseltirsem yükselirim.” diyor.
UTEP’İN EN GÜÇLÜ TARAFI TEKNOLOJİ
UTEP bünyesinde birçok alanın yer aldığını anlatan Bektaş, en güçlü birimin Teknoloji ve AR-GE Başkanlığı olduğunu vurguluyor. Çağın getirdiklerine karşı hızla adapte olmak gerektiğine dikkat çeken Bektaş, “Sabahattin Zaim Üniversitesi’nde e-Ticaret e-İhracat Konferansı organize ettik. Haliç Üniversitesi’nde de benzer konferansı düzenledik. Bu toplantılarda hem alanında uzman akademisyenleri hem de iş insanlarını öğrencilerle bir araya getirdik.” şeklinde konuşuyor.
Ülkeler Teknoloji ile Kalkınır
Ekonomik kalkınmanın teknoloji yatırımlarıyla olabileceğini dile getiren Bektaş “Tekstil ile ülke kalkınmaz. Yüksek teknoloji ile ülke kalkınır. Önümüzde Vietnam örneği var. Tekstilden çıkıp yazılım ve teknolojiye yönelen Vietnam, yıllık 27 milyar dolar cari fazla veriyor. Biz de yapabiliriz. Vatanımızı seviyorsak biz de bunu başarabiliriz. Devletimiz kutsaldır, hepimiz onu güçlendirmek için hareket etmeliyiz.” ifadelerini kullanıyor.
Bektaş, iyi bir teknolojik donanımlı projeye ise her zaman yatırım yapmaya hazır oldukları bilgisini paylaşıyor.
NİHAİ HEDEFİMİZ ÜLKEMİZDEN GLOBAL ŞİRKET ÇIKARTMAK
UTEP bünyesinde iki binden fazla üye şirketin yer aldığına değinen Sami Bektaş, tüm çalışmalardaki nihai hedefin Türkiye’den global bir şirket çıkartmak olduğuna dikkat çekiyor. Bektaş, “Dünya ölçeğinde bir şirketin de bünyemizden çıkıp ülkemizin kaderini pozitife çevirmek istiyoruz. Baykar bu alanda örnek bir şirket. Biz de özellikle teknoloji alanında global şirket çıkartmak istiyoruz.” diyor.
Global Şirketler Dünyada Söz Sahibi
Günümüzde ülkelerden çok global şirketlerin söz sahibi olduğunu vurgulayan Bektaş, “Biz de şirketler değerlenirken ülkemizin de kalkınmasını amaçlıyoruz. Neden mi? Global şirketler, dünyanın gücü hâline geliyor ve dünyada karşısında duracak Türk şirketi olmak istiyoruz. Biz yapamasak da bu düşüncenin başka bir şirketin aklına girmesini umuyoruz.” şeklinde konuşuyor.
UTEP AYNI ZAMANDA ŞİRKET DOKTORU
Bektaş, zaman zaman şirketlerin yönetimsel, işleyişsel problemlerine profesyonel şekilde çözüm bulduklarına değiniyor. Bektaş “Şirketlerimizin doğru şekilde yönetilmesini sağlamak için gerekli olan tüm unsurları bir araya getiriyoruz. Şirket doktorluğuyla yönetimsel, işletimsel problemleri olan şirketlere yol göstericilik sağlıyoruz. Böylece birçok şirketin batmasına engel olduk. Biz üyelerimizin her türlü sorununa karşı da çözüm üretiyoruz.” diyor.
UTEP BİR KOORDİNATÖR GİBİ ÇALIŞIYOR
UTEP’in şirketler arasında koordinasyonu sağladığını anlatan Bektaş “Doğru zamanda doğru eşleştirmeler yapıyoruz. Kimi zaman kısa sürede uluslararası kongreler düzenleyip binlerce iş insanının buluşmasını sağlıyoruz. Ticaret şirketler arasındaki sırlı işlerdir. Ticari eşleştirme programlarımızda da buna önem veriyoruz. Biz bağlantıları sağlayıp aradan çekiliyoruz. Yoğun ve başarılı iş birlikleri kurulmasını sağlıyoruz.” ifadelerini kullanıyor.
TİCARET KÜLTÜRÜ İNŞA ETMEYE ÇALIŞIYORUZ
Genel Başkan Sami Bektaş, UTEP üyeleriyle her hafta ticari eşleştirme programları düzenlediklerini söylüyor. Bu toplantılarda ticari eşleştirmelerin yanı sıra ticaret kültürü oluşturmak istediklerini ifade eden Bektaş “Her toplantımızda önemsediğimiz unsurlar vardır. Bir değer inşa etmeyi önemsediğimizden toplantılarımızı aynı şekilde yapıyoruz. Ticaretin aynı zamanda kardeşlik makamı olduğuna dikkat çekiyoruz. Her toplantımızı ikram kültürü ile yapıyoruz. Her defasında aramızdan biri ikramcı oluyor. Onun uhdesinde toplantımızı ikramlı şekilde yapıyoruz.” diye konuşuyor.
Bektaş: Biz Modern Çağın Medine Pazarıyız
Bektaş, ticaret kültürü inşasında “Medine Pazarı” usulünü benimsedikleri anlatıyor. Bektaş “Biz tüm toplantılarımızı Medine Pazarı kültürünü yerleştirmeye çalışıyorum. Ben de hayat mektebinde öğrendim bunu. Hz. Muhammed, her dinden her milletten insan ile muhatap oldu. Herkese eşit davrandı. Biz de bunu örnek alıyoruz. UTEP; din, ırk, siyaset gibi unsurlardan uzak bir kurum. Tüm üyelerimiz de siyaset üstü anlayışla ilerliyoruz.” diyor.
“UTEP SONUÇ ODAKLI BİR YAPI”
45 yıldır iş dünyasında başarılı projelere imza atan Bektaş, tecrübelerinden hareketle sonuç odaklı bir yapılanma kurduğuna vurgu yapıyor. Bektaş, “Sivil toplum hayatımda ağırlıklı olarak iş insanları topluluklarında yer aldım. Buralardaki toplantılar, çalışmalarda da sonuç odaklı olmayı önemsedim. UTEP’te de sonuç odaklıyız. İş adamları derneklerinin iş odaklı, ihracat odaklı, üretim odaklı olması lazım. UTEP mensupları birbirleriyle ticari iş birlikleri yapıyor. Böylece kendi aileleri, şirketleri ve devletlerine ancak böyle katkı sunabiliyor.” diyor.
İŞ VE SİVİL TOPLUM HAYATI ARASINDA DENGE KURMAK GEREKİYOR
UTEP Genel Başkanı Sami Bektaş, “2013’ten beri İkitelli’de kendi işlerimi sürdürürken aynı zamanda sivil toplum çalışmalarına da başladım. Her ikisini dengede götürmek gerekiyor. 1976’da başlayan mücevhercilik serüvenim Kapalı Çarşı’da aynı dükkânda devam ediyor. Pulsar İnşaat ile de özel sektörün bir kalemde yaptığı en büyük sanayi projesine imza attık. Trios2023’te 256 bin metre kare iş alanı, 300 küsur fabrika yer alıyor. Yeni nesil endüstri projesi olarak değerlendirdiğimiz bu projeye sürecinde ekonomik şartlar pek çok kez değiştir. 2013’te Gezi Olayları, 2016’da Darbe Girişimi yaşandı. Netice itibarıyla kimseyi mağdur etmeden süreçlerimizi tamamladık. Yüzlere memnun müşterimiz oldu. Projeye yatırım yapmayanlar ise şu an çok pişman. İlk çıktığımızda metrekaresini 2500-3000 liraya satarken şu anda metrekaresi 125-130 bin lira.” diyor.
Bektaş, iş hayatı ile sivil toplum hayatı arasında dengenin sağlanması gerektiğine dikkat çekiyor. Her bir sivil topluluğun iş hayatına kazanç sağlayacağını vurgulayan Bektaş, “Sivil toplum örgütleri iş insanlarına yeni kapılar aralar. Ben de inşaat şirketimizi böyle ortamlarda tanıştığım arkadaşlarımla kurdum. Doğru insan, doğru yerdeydi. Faydasını gördüm. Bu yüzden de her zaman doğru insanları bir araya getirmek için gayretimiz yüksektir.” diyor.
BEKTAŞ: BEN DE TARIM YATIRIMLARI UTEP SAYESİNDE YAPTIM
Mücevherat sektörünün ardından inşaat sektöründe de başarıya ulaşan Bektaş, UTEP toplantıları sayesinde tarım alanında da yatırım yaptığını söylüyor. Bektaş “Eskişehir’de topraksız tarım yapmaya başladık. Bu da doğru yerde doğru insanla bir araya gelmek sayesinde oluyor.” ifadelerini kullanıyor.
BEKTAŞ: BU BENİM GENLERİMDE VAR
İş hayatında her zaman sivil toplum çalışmaları içinde yer aldığını anlatan Bektaş, “Aslında sivil toplum çalışmalarının fıtratımızda olduğuna inanıyorum. Benim bir dedem 30 yıl muhtarlık yapmış, diğer dedem de tüccarlık yapmış. Ticari yönümü bir dedemden sosyal tarafımı da diğer dedemden aldığıma inanırım. Babam da beni dernek yönetimlerine yönlendirmiştir. Köy derneği ile başladım. Ben çok gönüllü olmasam da babam ısrar edince giriştim. Köyümüzün dernek başkanlığı ile serüven başlamış oldu. Pek çok iş insanı derneğinde yönetim kurulu başkanlığı da yaptım. Her zaman hak ve adalet merkezli oldum. Ne söylemem gerekirse onu söyler ne yapmam gerekirse onu yaparım. Kimseden çekinmem.” diyor.
NİYE BU KADAR ÇOK UĞRAŞIYORSUNUZ?
Bektaş, kendisine sık sık “Neden bu kadar çok uğraşıyorsunuz?” sorusunun geldiğini söylüyor. Bu soru karşısında her zaman “Ben 1963 doğumluyum ve şimdilik dünyalıyım. Ahiretimi de kazanmak için insanı da yaşatmak istiyorum. Tüm bu faaliyetlerin ana teması, çalışmaktır. Neme lazım ile olmaz, uyuyarak olmaz. Birinin bir sıkıntısı olduğunda ilk akla gelen kişi olmak, çözümü bulacağıma inanılması benim için önemlidir. Ben dertleniyorum. Kimse derdini söylemese bile çözüm üretirim. Arabuluculuk yaparım. Böyle birçok şirketi de batmaktan kurtarmışızdır. Bu çalışmaların tamamı, ‘Âlemlerin Rabbinin işlerini kolaylaştırırsanız O da sizin işinizi kolaylaştırır.’ Bu anlayışla hayatı yaşıyoruz.” cevabını verdiğini anlatıyor.
BEKTAŞ’TAN GENÇLERE TAVSİYELER
Kapalı Çarşı’da uzun yıllar mücevherat tezgâhtarlığı yapan Bektaş, “Küçük yaşımdan itibaren insanlarla birlikteydim. 45 yıllık iş hayatı tecrübem, bugünleri kolaylaştıran unsurlar arasında. Günümüzde çalışma hayatına atılma yaşı git gide ilerliyor. Üniversiteden mezun olan biri aldığı eğitime karşın bocalayabiliyor. Sizi toplumun ve çevrenizin kabullenmesi zaman alıyor. Bu yüzden bir kişinin üniversite okurken kendi mesleğiyle ilgili veya başka bir yerde mutlaka çalışması gerektiğine inanıyorum.” şeklinde konuşuyor.
Gençlere, sağlam bir network kurmalarını tavsiye eden Bektaş, iş hayatında güzel ahlak, istikrar, dürüst bir şekilde mücadele verilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bektaş, “Aileden gelen bir desteğiniz yoksa, eğitiminiz yeterli değilse, networkünüz geniş değilse herkesten çok çalışmak zorundasınız. Aile hayatını, ticaret hayatını ve sivil toplum hayatını eşit bir şekilde sürdürmek gerekiyor. Bu üç unsur arasında denge sağlanırsa birbirini geliştirir, birbirine değer katar. İnsanlar da sizden razı olur.” ifadelerini kullanıyor.
TAHTAKALE ÜNİVERSİTESİ MEZUNUYUM
UTEP Genel Başkanı Sami Bektaş, 12-13 yaşındayken Tahtakale’de çalışmaya başladığını söylüyor. Bektaş, Tahtakale yıllarının kendisi için üniversite sayılabileceğini söylerken şu ifadeleri kullanıyor:
Kapalı Çarşı, Mısır Çarşısı, Mahmutpaşa, Beyoğlu’nun bulunduğu Tarihi Yarımada hem ticaretin, iş dünyasının merkezidir. Tahtakale bir iletişim fakültesidir aynı zamanda. Yeryüzünde var olan bütün dilleri, bilmeseniz bile konuştuğunuz bir yerdir. Vücut dilinizle, ima ile ne cirolar yapıldığına şahit olmuşumdur. Avustralyalı bir çifte tek kelime İngilizce konuşmadan 20 bin dolarlık satış yapmıştım. O bölgede yetişmiş olmak, iletişim kurabileceğin anlamına gelir. Nitekim yurt dışında birçok ülkeye gittim. Hiçbir zaman da zorluk yaşamadım. Ben “2012’de Tahtakale Üniversitesinden mezun oldum. 2013’ten beri de İkitelli Üniversitesi’nden doktora yapıyorum,” derim. İkitelli bölgesi Türkiye ekonomisinin yüzde 10’nundan fazlasını karşılıyor. Tahtakale’de mayalanan şirketler İkitelli’deler.
Tarih: 16-07-2024